Kalıtsal (ailevi, ırsi) kolorektal kanser sendromları ve genetik testler

Kalıtsal (ailevi) kolorektal kanser sendromu nedir?

‘Sendrom’ bir grup bulgu veya belirtinin bir araya gelerek bir hastalığı tanımlaması demektir. Bunların bir kısmı anormal genlerden veya DNA’lardan kaynaklanarak kişinin kolorektal kansere (kalın bağırsak kanseri) yakalanma riskini arttırırlar. Bu ‘Kalıtsal’ kolorektal kanserler tüm kolorektal kanserlerin %10’unu oluşturmaktadır. Bu sendromların çoğunda belirli bir anormal gen veya gen mutasyonu gösterilememiştir. Bu yüzden bulgu ve belirtilerine göre sınıflandırılırlar. En kolay şekilde ikiye sınıflandırılarak çok sayıda kolorektal polipleri olanlar (ör.: ‘polipozis’ sendromları) ve çok sayıda polipleri olmayanlar (‘nonpolipozis’ sendromları) şeklinde ikiye ayrılırlar.

Bu hastalıkların tarama testlerinin belirlenmesinde, genetik danışmanlıkta ve tedavisi için uygulanacak cerrahi seçeneklerinin değerlendirilmesinde cerrahınız size yardımcı olacaktır.

Polipozis sendromları nelerdir?

Çok sayıda nadir sendrom bulunmakta olup kolon ve rektumda çok sayıda polip veya anormal çıkıntılarla seyretmektedir ve kolorektal kanser riskini artırmaktadır. Bu nadir sendromlar arasında en sık karşımıza çıkan ‘ailevi adenomatöz polipozis’ namı diğer ‘FAP’tır.

FAP’ta hastanın kolonunda ve rektumunda 100’den fazla ‘adenom’ denilen polipler bulunmaktadır. Kolon ve rektum kanseri riski artmıştır. Bu riskin kişinin tüm ömrü boyunca %100 olduğu kabul edilmektedir.

Herhangi bir cerrahi tedavi olmadığında FAP hastalarında ortalama 16 yaşında polip gelişmeye başlar ve 40 yaşında da kolorektal kanser gelişmiş olur. Bu hastalığa neden olan anormal genin çocuğa geçme riski %50’dir (buna otozomal dominant denir). Ancak FAP ilişkili kanseri olan hastaların %20-30’u bu anormal gene sahip ailelerindeki ilk kişiler olacaklardır. FAP’ın esas tedavisi ameliyattır.

Atenüe (hafif seyirli)-FAP, serrated (tırtıklı, testere şeklinde) polipozis sendromu ve hamartomatöz polipozis sendromları gibi diğer daha nadir polipozis durumları farklı polip tipleri ve sayılarına, farklı kolorektal kanser riskleri ve kullanılan farklı tarama testlerine sahiptirler.

Nonpolipozis (polipozis olmayan) kolorektal kanser sendromu

‘Ailevi nonpolipozis kolorektal kanser’ namı diğer ‘HNPCC’ en sık ailevi kolorektal kanser sendromu olup tüm kolorektal kanserlerin %3-6’sını oluşturmaktadır. Artmış kolorektal kanser riskiyle ilişkili olduğu gibi diğer kanserlerin riski (ör.: rahim kanseri) de artmaktadır. Bilinen adıyla ‘Lynch sendromu’ ana DNA tamir genlerinde mutasyon ve/veya birçok nesilde birçok kanser türleri olan yüksek riskli bir ailede bulunmakla karakterizedir.

HNPCC hastalarında hayatlarında kolorektal kanser gelişme riski %30-72 arasındadır. Çok sayıda kolorektal kanser aynı anda ortaya çıkabileceği gibi gelecekte de yeni kanserler gelişebilmektedir.

Hangi anormal Lynch sendromu genleri olduğuna bağlı olarak farklı kanser oranları ve farklı kanser tipleri gelişmektedir. FAP’ta olduğu gibi anormal genin çocuğa geçme riski %50’dir.

Kalıtsal kolorektal kanser sendromlarında genetik testler nelerdir?

Eğer hastanın kendisinde veya aile hikayesinde kalıtsal kanser sendromu riski varsa anormal gen için uygun genetik testlerin gerekip gerekmediğini saptamak için rehberler vardır.

Genetik danışmanlık bu hastaların kendi risklerini anlamalarında ve gen testleri gerekip gerekmediğinde yardımcı olmaktadır. Gen testi yapan çok sayıda firma mevcuttur.

*Buradaki metin genel bir bilgilendirme olup, hastalıklar  değişkenlik gösterebileceğinden kişisel değerlendirme için cerrahınızla görüşünüz.

*Amerikan Kolon ve Rektum Cerrahları Derneği’nin hasta bilgilendirme broşürlerinden tercüme edilmiştir.